
Foreks – Fiscal Studies dergisinde yayınlanan yeni bir araştırma, İngiltere genelinde yatırımlar arasında keskin bir uçurum olduğunu ve Londra dışındaki çoğu bölgenin “yatırım yapılabilir seviyenin altında tahvil” bölgesinde sıkışıp kaldığını ortaya koyuyor.
Yatırımcılar bölgesel şehirlerdeki projeler için 250-300 baz puanlık bir risk primi talep etmekte, bu da İngiltere devlet tahvilleri ile Romanya veya Macaristan gibi ülkelerin tahvilleri arasında görülen farkı yansıtmakta.
Verimlilik Enstitüsü’nden Profesör Philip McCann tarafından kaleme alınan rapor, Londra’nın hakimiyetinin İngiltere’nin yerel finans sistemlerinin içini nasıl boşalttığını vurguluyor. 2007-08 mali krizinden bu yana, parasal genişleme gibi para politikası araçları orantısız bir şekilde başkente fayda sağlamış ve diğer alanlardaki ticari yatırımlara çok az destek sunmuş.
“Seviyelendirme” gündemi gibi önceki çabalara rağmen, bölgesel eşitsizlikler gelişmiş dünyadaki en kötü eşitsizlikler arasında yer almaya devam etmektedir. Rapor, yerel bankacılık ağlarının yeniden inşa edilmesi ve bölgesel sermaye piyasalarını desteklemek üzere İngiliz İş Bankası (IS:ISCTR) ve Birleşik Krallık Ulusal Varlık Fonu gibi kurumların rolünün artırılması da dahil olmak üzere acil mali reformlar yapılması çağrısında bulunuyor.
Başbakan Keir Starmer yetki devri ve beceri eğitimini artırma sözü vermiş olsa da yazarlar, finansal sistemde daha derin değişiklikler yapılmadığı takdirde İngiltere’nin, Londra’nın geliştiği ve diğer bölgelerin daha da geride kaldığı parçalanmış bir ekonomi olarak kalacağı konusunda uyarıyor.