
Investing.com – Kripto para ekosisteminde bugün Asya’dan Orta Doğu’ya, düzenleyici adımlar ve stratejik ortaklıklar öne çıktı. Güney Kore’den inovatif yasal reform girişimleri, Yeni Zelanda’dan sert düzenleyici tedbirler, Birleşik Arap Emirlikleri’nden kripto ödeme sistemlerine yönelik açılımlar ve Tether’in fiziksel varlıklara dayalı rezerv stratejisi, kripto piyasasına yönelik son gelişmeler olarak izleniyor. Bu gelişmeler, kripto para piyasasının sadece spekülatif değil, aynı zamanda finansal sistemlere entegre olan sürdürülebilir bir yapı inşa ettiğine işaret ediyor.
Güney Kore, kripto şirketlerini girişim statüsüne dâhil etmeyi planlıyor
Güney Kore, kripto şirketlerine vergi teşvikleri ve devlet desteklerinden yararlanma hakkı tanımak üzere yasal bir düzenleme hazırlığına başladı. Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler Bakanlığı tarafından duyurulan yasa taslağı, kripto varlık alım-satımı ve aracılık hizmeti sunan şirketlerin “girişim (venture) şirketi” statüsüne alınmasını öngörüyor. Bu statü, firmalara vergi indirimi ve finansal teşvikler gibi olanaklar sağlıyor.
Mevcut yasalar çerçevesinde kripto şirketleri, gece kulüpleri ve şans oyunları tesisleriyle aynı sınıfta değerlendirildiği için teşviklerden yararlanamıyor. 2018 yılında bu nedenle Upbit’in ana şirketi Dunamu, girişim statüsünün iptali sonrası 18 milyon dolarlık ek vergi ödemek zorunda kalmıştı. Hazırlanan yeni teklif, sektöre yasal meşruiyet kazandırmayı amaçlıyor ve kripto odaklı politikaların öncüsü Başkan Lee Jae Myung’un sabit kripto para ve kripto ETF düzenlemeleriyle uyumlu bir adım olarak öne çıkıyor.
Yeni Zelanda, kripto ATM’lerini yasaklıyor
Yeni Zelanda, kara para aklama ve terör finansmanıyla mücadele kapsamında kripto para ATM’lerini ülke genelinde yasaklama kararı aldı. Adalet Bakan Yardımcısı Nicole McKee, AML/CFT (Kara Paranın Aklanması ve Terör Finansmanının Önlenmesi) rejiminin güncellenmesi gerektiğini vurgulayarak daha etkin ve hızlı hareket edebilen bir sistem hedeflediklerini açıkladı.
Polis raporlarına göre, ülkedeki 157 kripto ATM’si uyuşturucu kaçakçıları tarafından para aklamak amacıyla kullanılıyor. Ayrıca, uluslararası para transferlerine 5.000 Yeni Zelanda Doları sınır getirildi. Yeni düzenleme, polise ve mali istihbarat birimine daha geniş yetkiler tanırken, düşük riskli müşteriler için bürokratik süreçleri hafifletmeyi amaçlayan iki yasa değişikliğini de içeriyor.
Emirates ve Crypto.com’dan stratejik kripto iş birliği
9 Temmuz 2025’te Emirates Havayolları, kripto ödeme sağlayıcısı Crypto.com ile bir Mutabakat Zaptı (MoU) imzaladığını duyurdu. Yapılan anlaşma, gelecek yıl itibarıyla Crypto.com Pay’i Emirates’in ödeme sistemine dâhil etmeyi hedefliyor. Bu adım, şirketin dijital paraları tercih eden genç ve teknoloji odaklı müşterilere hitap etme stratejisine uygun olarak atıldı.
Ortaklık kapsamında yalnızca entegrasyon değil, aynı zamanda pazarlama kampanyalarıyla kullanıcı bilinci oluşturulması planlanıyor. Emirates, bu hamleyle gayrimenkul ve telekomünikasyon gibi sektörlerde kripto ödemeyi kabul etmeye başlayan diğer Dubai merkezli şirketlere katılmış oldu. Dubai’nin kriptoyu küresel bir finansal merkez haline getirme vizyonuyla da paralellik taşıyan iş birliği, şirket için stratejik bir dönüşüm anlamı taşıyor.
Tether, İsviçre’de 80 ton altın depoluyor
Sabit kripto para devi Tether, döviz krizlerine karşı önlem amacıyla İsviçre’de gizli bir kasada 80 ton, yani yaklaşık 8 milyar dolar değerinde fiziksel altın tuttuğunu açıkladı. Mart 2025 itibarıyla, Tether’in rezervlerinin %5’i değerli metallere ayrılmış durumda ve bunun büyük kısmı altından oluşuyor. Bu miktar, bazı büyük bankaların seviyesini yakalayarak dikkat çekici bir konuma ulaştı.
Tether, saklama maliyetlerini düşürme hedefiyle üçüncü taraflardan bağımsız hareket ederek kendi kasasını işletmeye karar verdi. Ayrıca şirketin altın destekli dijital varlığı XAUT da büyümeye devam ediyor. Güncel verilere göre 7,7 ton altınla teminatlandırılan XAUT’un piyasa değeri yaklaşık 819 milyon dolar seviyesinde bulunuyor. Ancak Avrupa Birliği ve ABD gibi büyük piyasalarda, altın destekli varlıkların regülasyonlara uygun olmaması nedeniyle bu stratejinin çeşitli yasal riskler taşıdığı ifade ediliyor.
Altınla güvence, artan belirsizliklere karşı koruma aracı
Tether, altın stratejisini küresel ekonomideki istikrarsızlık ve artan borç yükü karşısında uzun vadeli güvenli liman olarak konumlandırıyor. Şirket yönetimi, fiziksel varlıkların fiat paralardan daha kalıcı bir değerliliğe sahip olduğunu belirtiyor. Bu yaklaşım, özellikle BRICS ülkelerinin merkez bankalarının son dönemlerde hızlanan altın alımlarıyla da tutarlılık gösteriyor.
Kendi kasasını kurarak altın rezervlerini büyüten Tether, bu hamleyle sadece bir sabit kripto para sağlayıcısı olmanın ötesine geçerek geniş bir finansal strateji uyguladığını ortaya koyuyor. Şirketin uzun vadeli hedefleri arasında, bu rezerv yapısıyla daha sağlam temelli dijital finans çözümleri sunmak yer alıyor.